Dili Tutmak: Ekonomi Perspektifinden Bir İnceleme Günlük hayatımızda sıklıkla karşılaştığımız bir kavram olan “dili tutmak”, sadece sosyal ve kültürel bir davranış biçimi olarak değil, aynı zamanda ekonomik bir fenomen olarak da derin bir anlam taşır. Ekonomi, sınırlı kaynaklar ve bu kaynakların en verimli şekilde nasıl kullanılacağına dair sürekli bir karar verme sürecidir. Bu bağlamda, “dili tutmak” terimi, bireysel ve toplumsal kararların, sınırlı kaynaklar üzerindeki etkilerini ve sonuçlarını düşünmemize olanak tanır. Peki, dili tutmak ekonomide ne anlama gelir? Bu soruyu, piyasa dinamikleri, bireysel kararlar ve toplumsal refah çerçevesinde inceleyeceğiz. Dili Tutmak ve Ekonomik Seçimler Ekonomistlerin en temel prensiplerinden biri, kaynakların sınırlı…
4 YorumKategori: Makaleler
“Randevu Kaçta Açılıyor?”: Küresel ve Yerel Dinamikler Arasında Zamanın İnceliği İtiraf edeyim: Konulara farklı açılardan bakmayı seviyorum. “Randevu kaçta açılıyor?” sorusu kulağa sıradan gelebilir; ama bu soru, aslında bir toplumun zamana, hakkaniyete, teknolojiye ve kamusal hizmetlere bakışının küçük ama güçlü bir aynası. Bugün, bu soruyu hem küresel hem de yerel perspektiften ele alalım; sizin deneyimlerinizi de dinlemek için kapıyı aralık bırakalım. Özet ipucu: “Randevu kaçta açılıyor?” cevabı yalnızca saatten ibaret değildir; o saati belirleyen kültürel normlar, altyapı kapasitesi ve hizmetin amacıyla şekillenir. Randevu Neden “Kaçta” Değil, “Nasıl” Açılır? Randevu sistemleri, bir kurumu “zaman” üzerinden yönetmenin en pratik yollarından biridir. Ancak…
8 YorumHalveti Geleneği: Toplumsal Cinsiyet ve Adalet Perspektifinden Bir İnceleme Halveti geleneği, İslam mistisizminin önemli bir parçası olan tasavvuf yolculuklarından biridir. “Halvet”, kelime olarak yalnızlık ve içsel huzuru ifade ederken, “Halveti” ise bu yalnızlığın, toplumsal yaşamdan uzaklaşarak, insanın kendisiyle yüzleştiği bir süreç olduğunu anlatır. Ancak bu gelenek, yalnızca bir içsel keşif yolu olmanın ötesine geçer; toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi kavramlar üzerinden de derinlemesine incelenmesi gereken bir olguya dönüşür. Bugün, bu geleneği toplumsal etkiler ve empati odaklı bir bakış açısıyla ele alırken, erkeklerin çözüm odaklı, kadınların ise duygusal ve empati odaklı yaklaşımlarını nasıl etkileyebileceğini keşfedeceğiz. Halveti Geleneği ve Toplumsal…
4 YorumGayya Kim? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir Analiz Güç İlişkileri ve Toplumsal Düzen Üzerine Bir Giriş Siyaset biliminin temel sorunlarından biri, toplumsal yapıları şekillendiren güç ilişkilerinin derinlemesine anlaşılmasındaki zorluklardır. Bu ilişkiler, bireylerin ve grupların egemenlik, eşitlik ve özgürlük arayışları arasında sürekli bir çatışma oluşturur. Toplumlar, iktidar dinamikleriyle şekillenir ve bu iktidar hem bireylerin hem de grupların davranışlarını yönlendirir. Gücün nerede, nasıl ve kimler arasında dağıldığı, bir toplumun işleyişini belirleyen en önemli faktördür. Ancak güç, sadece bireylerin ya da kurumların ellerinde değil; toplumun sosyal cinsiyet, sınıf ve etnik yapıları gibi öğeleri de şekillendirir. Siyaset biliminde, güç ilişkilerini anlamak için bu öğeler arasında…
Yorum BırakHaşiyeler: Bir Kelimenin Derinliklerinde Kaybolmuş Bir Hikâye Bir Gün, Bir Kelime ve İki Farklı Bakış Açısı Bazen kelimeler, sadece bir anlam taşımaktan çok daha fazlasıdır. Onlar, insanların hayata dair bakış açılarını, yaşadıkları anların ruh halini ve ilişkilerini yansıtan sessiz tanıklardır. Bugün size, “haşiyeler” hakkında bir hikâye anlatacağım. Bu, aslında sadece bir kelimenin ne anlama geldiğiyle ilgili değil; hayatımızın bazı anlarını ve duygularımızı nasıl farklı biçimlerde algıladığımızla ilgili de bir keşif olacak. Günlerden bir gün, genç bir kadın olan Elif, eski bir kitabı elinde tutuyordu. Kitap, dedesinin mirasıydı ve yıllar önce onu okumaya başlamıştı ama bir türlü bitirememişti. Okuduğu her sayfa,…
Yorum BırakHal Etmek Nasıl? Modern Hayatta İyi Bir Hal Etme Sanatını Keşfetmek Birçoğumuz zaman zaman bir konuda sıkışıp kaldığımızda, bir şeylerin değişmesi gerektiğini hissederiz. İşte o an, hal etmek devreye girer. Hal etmek, sadece bir işin bitirilmesi ya da bir sorunun çözülmesi değil, aslında bir tür ruhsal ve fiziksel yenilenmedir. Ancak, hal etmenin nasıl yapıldığı, çoğu zaman karışık bir sorudur. Hangi adımlarla iyi bir hal ederiz? Bir şeyleri halletmek, ya da hal etmek, sadece bir işlem değil, bir yaşam becerisi olabilir mi? Gelin, bu soruları birlikte keşfedelim. Hal Etmek Ne Demek? Hal etmek, günlük yaşamda sıkça karşılaştığımız bir terim olsa da,…
6 YorumHaset İnsan Kime Denir? Cesur ve Eleştirel Bir Bakış Haset, bazen bir insanın başarılarını, mutluluğunu ya da sahip olduklarını kıskanmak olarak tanımlanır. Ama gerçekten de bu kadar basit mi? Hadi gelin, haset kavramını biraz daha derinlemesine inceleyelim. Bu yazıda, bu duyguyu eleştirecek ve toplumda nasıl algılandığına dair biraz kafa karıştırıcı sorular soracağız. Hazır mısınız? Çünkü bugün, haset eden insanı anlamaya çalışırken, bu kelimenin taşımış olduğu ve taşıdığı toplumsal yargıları sorgulayacağız. Haset: Bir İnsan Duygusu mu, Yoksa Toplumsal Bir Etiket mi? Haset, her zaman olumsuz bir duygu olarak mı görülmeli? Bize yıllarca anlatılan, haset eden kişilerin kötü, dar görüşlü ve olumsuz…
Yorum BırakKim Allah’ın Zikrinden Yüz Çevirirse: Toplumsal Yapıların ve Bireysel Deneyimlerin Etkileşimi Giriş: Toplumsal Yapılar ve Bireylerin Zihinsel Hali Toplumların dinamik yapıları, bireylerin düşünce dünyalarını, davranış biçimlerini ve toplumla kurdukları bağları doğrudan etkiler. Bir araştırmacı olarak, toplumsal normların, cinsiyet rollerinin ve kültürel pratiklerin bireylerin dini inançlarını nasıl şekillendirdiğini anlamaya çalışırken, İslam’ın temel prensiplerinden birini ele almak oldukça anlamlıdır: “Kim Allah’ın zikrinden yüz çevirirse…” (Al-A’raf, 7:179). Bu ayet, sadece bireysel bir dini sorumluluk ya da bir maneviyat meselesi olarak değil, aynı zamanda toplumsal yapılar, güç dinamikleri ve cinsiyet rolleri üzerinden de yorumlanabilir. Toplum, bireyi ne şekilde şekillendiriyor? Birey, toplumsal yapıya karşı nasıl…
Yorum BırakGece Kuşu Var Mıdır? Ekonomi Perspektifinden Bir Analiz Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları Ekonomi, temel olarak kaynakların sınırlılığı ve bu sınırlı kaynaklar üzerinde yapılan seçimlerin sonuçlarıyla ilgilidir. Her birey, toplum veya işletme bir dizi alternatiften birini seçmek zorundadır. Her seçim, başka bir seçeneğin reddedilmesi anlamına gelir ve bu, çoğunlukla fırsat maliyeti olarak adlandırılır. Ekonomistler, bu sürekli tercih yapma sürecine odaklanır ve bu tercihler, piyasa dinamiklerini, bireysel kararları ve toplumsal refahı nasıl şekillendirdiği üzerine derinlemesine düşünürler. Peki ya gece kuşları? Bu terim, çoğu zaman geceyi daha verimli geçiren, sabah saatlerinde dinlenmeyip gece boyunca aktif olan bireyleri tanımlar. Ancak, bu metafor sadece…
Yorum BırakFiil İsim Olur Mu? Tarihsel Bir Bakışla Dilin Evrimi ve Toplumsal Dönüşüm Bir tarihçi olarak, geçmişi anlamak, sadece olayların kronolojik sıralamasıyla sınırlı değildir. Her bir dilsel değişim, bir toplumun sosyal yapısındaki dönüşümle paralel olarak ilerler. Dil, toplumların düşünsel yapısını, kültürel değerlerini ve toplumsal normlarını yansıtan güçlü bir aynadır. Bugün ise, dilin evrimindeki ilginç bir dönüşümden bahsedeceğiz: fiil isim olur mu? Bu soruyu tarihsel bir bakış açısıyla ele almak, dilin toplumlarla nasıl şekillendiğini anlamamıza yardımcı olabilir. Günümüz Türkçesinde fiil isimlerinin kullanımı yaygın olsa da, tarihsel süreçlere baktığımızda dilin evrimi, bu tür dönüşümlerin nasıl gerçekleştiği konusunda bizlere önemli ipuçları sunuyor. Dili, sadece…
8 Yorum